Kayıtlar

Şubat, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

TOPAL TAVŞAN

Her şeyin fazlası zarar mı, çok emin değilim. Ancak "Hırs"ın fazlasının zararlı olduğuna inanıyorum. Fazla hırs siyasi partilerin kendi içinde çatışma veya bölünmeye yol açmıyor mu? Üstelik dürüst ve gerçekten çıkarsız insanların hırslı kişilere feda edilmesi ilginç bir ironi değil mi? "Senin kafandaki kırk tilki benim kafamdaki bir topal tavşanı kovalayamaz." Bu sözü okuduğumda, bu kentte bir çok şeyde olduğu gibi siyasette de oldukça kaygan bir zemine bir çok kişinin hazırlıklı olması gerektiğini acı acı düşündüm. Hep "Bizans Oyunu" seyretmek gerçekten çok yorucu. Siyaset birleştirici, toparlayıcı ve barıştırıcı olmak zorundadır. Bölenler, böldüğünde yönetmesinin daha kolay olacağını düşünenler, er ya da geç kaybetmeye mahkumdur. Oysa insanları ötekileştirmeden, şefkat ve samimiyetle kucakladığınızda inanın, kazanacağınız çok şey olacaktır. Yıllar önce ilk defa bir seçimde oy kullandığımda o kadar çok ciddiye aldım ve

UBUNTU

Çocukluğumda bazı atasözlerini sık sık duyardım. "Bir elin nesi var, iki elin sesi var" gibi. Bir de özellikle kışlık hazırlıklarında çocukluğumuzda çevremizde imece usulü ile ihtiyacı olan herkese destek olunurdu. Çocuklar sadece okulda değil, sokakta da hep birlikte oyunlar oynardı. Ayrıca farkında değildik belki, fakat kendi kendimize tiyatro oynardık. TRT'de "Uzay Yolu" diye bir dizi vardı. O diziyi büyük bir hayranlıkla izler, sonra da Uzay Yolunu kendi aramızda canlandırırdık. Oyundan sonra bir de kritiğini yapar, hayallerimizi büyütürdük. Günümüzde ise özellikle şehirlerde yaşayan çocukların ne yazık ki bu kadar imkanı yok. Özellikle büyük şehirlerde sokakta oynamak büyük bir risk. Evde sadece bilgisayarda ya da telefonda bulunan sanal oyunlar var. Evler küçüldü. Oyun oynayacak alan zaten yok denecek kadar az. Dolayısıyla birlikte oyun oynayamayan çocuklar daha bireyci oluyorlar. Yaratıcılıkları da farklı yönlere evriliyor. Çocuklara birl

YILDÖNÜMÜ

Özellikle bazı yıl dönümlerini hatırlamak çok kıymetlidir diye düşünüyorum. Örneğin evlendiğiniz günü,eşinizin doğum günü yada evladınızın doğum günü gibi. Mini bir hediye veya içten bir kutlama cümlesi sizi ve karşınızdaki insanı ne kadar çok mutlu eder değil mi? Bazen de bazı olay ve yaşanmışlıkların yıl dönümünü hatırladığınızda içiniz acır, kalbiniz sıkışır, 'hatta göz yaşlarınıza hakim olamazsınız değil mi? Çaresizlik, geri getirememe duygusu normal bir insanı çok fazlasıyla yıpratır. Ancak bu günlerde ülke gündeminin en birincil başlığı iki ay sonra yapılacak yerel seçimler. Normal olarak insanların büyük bir bölümü ve neredeyse bütün siyasiler yerel seçimlere odaklanmış gibi görünüyor. Öte yandan mevsim kış ve havalar soğuk olunca, insanlar ısınmanın ve karnını doyuracak bir lokma ekmeğin telaşında. Belki bazılarımız da kış mevsiminin güzelliklerinden faydalanmaya çalışmakta. Mesala imkanlar el verdiğince kayak merkezleri