ZEYTİN AĞACI
Yorgunum, hem de öyle yorgunum ki... Günlük hayatım nasıl geçiyor diye düşünecek olanlar vardır. Kendimce bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Birçok iş yaptığımı da düşünebilirsiniz. Ya da ne bileyim, her gün evde temizlik yapıp durduğumu da . Ama düşünebileceğimiz bütün bu işler yorar mı insanı? Ya da her zaman yorgunluk ve tükenmişlik duygusuna gark eder mi gün boyu yapılan işler? Bazen bir bardak su doldurmaya üşenirken dahi yorulduğumu farkediyorum. Bazı hikayelerdeki tembellere döndüm sanırım!...😂😂😂 Yaşlanıyorum, farkındayım da bu kadar yorgunluk fazla geliyor. Abartıyorum belki, kim bilir? Ben de bu durumumu ciddi ciddi sorgulamaya başladım. Beni günlük hayatta duyduğum, gördüğüm olaylar elbette yoruyor. Nihayetinde toplumsal olaylardan etkilenmemek mümkün değil. Ama bir gerçek var ki, benim oğlum yaşasaydı, ben de böyle bir yorgunluk sendromuna yakalanmayacaktım. Oğlum : “ Anne, yeter koşturduğun. Her şeyi yapmak zorunda değilsin!, her şey için koşturma” diye beni uyarırdı. Ama şimdi yapacak iş olmasa da çok yorgunum. Hayat çok acımasız davrandı. Hayat ne sahi? Yaşadığımız anlar değil mi? Kafam allak bullak. Çünkü biz ailece çalışmaktan kaçmayan, yorulsa dahi işini bitirmeden uykusu gelmeyen insanlardık. Aslında bu kadar koşturmanın da bir önemi yokmuş. Oğlum gitti, hayat bitti. Keşke yavrum da bu kadar çok çalışmasaydı. Ders çalışmaktan doğru dürüst bir kız arkadaşı dahi olmadı. Sevgilisiyle bir çay bahçesinde oturup hayaller kuramadı örneğin. Hayatını hep çalışarak geçirdi. Değer mi hayata bu kadar emek harcayıp zamansız gitmek? Ya da “Yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için “diyor büyük şair Nazım Hikmet.... Dedim ya, kafam çok karışık. Koşsak da yürüsek de, bizim isteğimiz dışında bilinmeyen bir zaman da bitiş çizgisine geliyoruz. Yapmaya karar verdiklerinizi ertelemeden yaşamaya gayret edin Kızmayın bu yazdıklarıma, gerçek bu... Sevgiyle ve sevdiklerinizle kalın🌷🌷🌷.
Hayat herkesi farklı biçimlerde yoruyor ama en kötü gönül yorgunluğu sanırım.😥
YanıtlaSil