DURUM BU

"Öyle bir açmaza düştü ki vatan. Uyku belli değil. Çöktü üstümüze bir kara duman. Işık belli değil,loş belli değil." diyor Ümit Yaşar Oğuzcan. Gerçekten, özellikle son bir haftadan beri yaşadığımızı özetliyor. On ilimiz yerle bir oldu neredeyse. Ama hiç yıkılmayan bir ilçemiz var orada, Hatay'ın Erzin ilçesi. Belediye başkanı Ökkeş Elmasoğlu'na nedenini soruyorlar ve verdiği cevap oldukça düşündürücü: "Tek bir kaçak yapıya izin vermedim. Bana herkes kızdı, memlekette tek doğru adam sen misin dediler! Şu an vicdanım rahat." Son cümle çok anlamlı değil mi? Ne yaparsanız yapın, ama günün sonunda vicdanınız rahat olsun. Ve Erzinlilerde deprem travması da olmayacak. Yakınları öldü diye vicdan azabı da çekmeyecekler. "Bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz." diyor Yunus Emre. İnanın, tahminlerimin üstünde sağladığımız birlik ve beraberlikle sanki Kuva-yi Milliye ruhunu yeniden canlandırdık. Evet, biz bu on ili kapsayan felaketi keşke hiç yaşamasaydık. Ama şunu da gayet net herkesin gözünün önüne serdik: "Biz biriz ve biz birlikte hareket edebilme kabiliyetimizi asla kaybetmeyeceğiz." Şimdi keşke böyle korkunç bir tecrübeyle bunu test etmeseydik diye düşünebiliriz. İnsan olan ve hissedebilen herkes bu acıyı yüreğinin en derinlerinde hissetti. Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinin bir köyüne gitmeye çalışan arama kurtarma ekibi yolu kaybedince, bir köpek onları köye götürmek için yol gösterdi. Bir başka köpek te yardım ekiplerinin yemesi için verdiği ekmeği yemeyerek göçük altındaki sahibine ulaştırmaya çalıştı. Sonra bir kedi de göçük altında sahibinin yaşadığını kurtarma ekiplerine anlatmaya çalıştı ve başardı. Elbette ki arama kurtarma için eğitilmiş köpeklerin onlarca, belki de yüzlerce insan kurtardığını hemen hepimiz televizyonlardan izliyoruz. Özellikle bu canlarımıza karşı acımasızca davranan, köpeği sopalarla döverek öldüren kişiler, vicdanınız sızlıyor mu, insanlığınızdan utandınız mı ? Ayrıca yine organize çetenin sahte doktoru hastaneye yerleştirerek farklı beklentiler içine girmesi . Ama Trakya Tıp Fakültesinden yardım için Elbistan'da bulunan intörn doktorların olayı fark edip,sahte doktorun yakalanması. Evet, korkunç sonuçları olan oldukça travmatik bir olayın yaşandığı kesin. Ama yüreğimizi minicik te olsa serinleten, 60 saat sonra da olsa enkazın altından sağ olarak çıkartılan bir bebek, kız çocuk, erkek çocuk, ya da herhangi bir yetişkin insan, hatta bir kedi yavrusu. Ve arama kurtarmada, erzak taşınmasında, dağıtılmasında canla başla gayret gösteren gençler. Hani bazı yetişkinler gençleri hep eleştirir ya, işte çok yanıldıklarının göstergesi. Gençler bizlerden yaş olarak küçük olabilirler. Ama o kadar büyük yürekleri var ki, bunu da yaşadığımız büyük felaketin izlerini az çok hafifletebilmek için verdikleri mücadelelerde çok net gördük. iyi ki varsınız gençler, sizlerle gurur duyuyorum. Sağlıkla kalın...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YÜKSEL HANIM

NİYE?

ÖZLEDİM