Selimiye’nin Önündeki Çocuk

Geleceğimiz, yarınlarımız, sevgili çocuklarımız bu dünyanın en güzel ülkesinde dünyaya geldiler. Çünkü bütün dünya ülkeleri içerisinde çocuklarına bayram armağan eden başka ülke ve lider yok. Kim o lider? Bu ülkenin bütün çocuklarını çok seven ve önemseyen, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk. Bundan 20 yıl önceydi, iki aylığına bir orta okula haftada iki gün geçici olarak görevlendirilmiştim. 8.sınıfların derslerine giriyorum. Çarşıda bir okulda görevlendirilmiştim ve gidip gelirken, Selimiye Camii'nin oralarda ayakkabı boyacılığı yapan çocuklardan birinin de dersine girdiğim öğrencilerden biri olduğunu farkettim. Öğrencimin annesi ile görüştükten sonra babanın işsiz olduğunu, annenin de bebeği olduğu için çalışamadığını, komşuların desteği ve en büyük çocuğun ayakkabı boyacılığından elde ettiği para ile geçindiklerini öğrendim. Eşimin de büyük çabaları ile öğrencimin babasına sigortalı bir iş bulduk. Ama öğrencimin babası eşi aracılığıyla çalışmayı sevmediğini söyleyerek işi reddetti. Şimdi o yıllarla karşılaştırdığımda, özellikle Covid-19 pandemisinin yarattığı olumsuzluklar nedeniyle çalışan çocuk sayısında gözle görülür bir artış söz konusu olduğunu görüyorum. Dolmuş duraklarında ya da trafiğin en yoğun olduğu caddelerde çocukların su sattıklarını, tartıcılık ya da ayyakkabı boyacılığı yaptıklarını görmemiz söz konusu. Ayrıca bazı çocuklarda özellikle büyük marketlerin önlerinde dilendiriliyorlar ya da anneler dilenirken çocukları yanlarına özellikle alıyorlarki daha fazla sadaka toplayabilsinler diye. Eğitim hayatından ebeveynleri tarafından koparılıp minicik yaşta zorla evlendirilen kız çocuklarını da bu listeye eklersek, aslında çocuklarımızın büyük haksızlıklara uğradığını görürüz. Hepimiz biliyoruz ki bütün çocuklar dünyaya gelirken maalesef eşit koşullara doğmuyor. Unicef'in verilerine göre dünya genelinde 2021 yılı sonu itibarıyla çocuk işçi sayısı 160 milyon civarında. Çocuk işçilerin yarısına yakın bir kısmını da 5-11 yaş arasındakiler oluşturmakta. Bu çocukların % 70'i de tarım sektöründe çalışıyor. Türkiye'de ise çocuk işçi sayısı iki milyonun üzerinde. Önemli olan çocuklarımızın koşullarını mümkün olduğunca iyileştirebilmek. Hayata başlarken varsa dezavantajlarını avantaja çevirebilmek. Okulda eğitim almaları, parklarda oyun oynamaları gereken yaştaki çocuklarımızın ucuz işçi olarak sömürülmelerinin yada evlendirilmelerinin önüne geçmek zorundayız. Hatta diyorum ki anne yada baba olmak isteyen yetişkinleri devletimiz psikolojik kontrolden geçirmeli. Bunun için çocukları koruyan çok güçlü kanunlara ihtiyaç var. Eğitimli, mutlu çocuklar geleceğin mutlu yetişkinleridir. Toplumsal yapıyı güçlendirmenin ve ruh sağlığımızı mümkün olduğunca koruyabilmenin en doğru yöntemi çocuklarımızın bu gününü ve geleceğini en doğru şekilde eğitim ve bilimle şekillendirmektir. Bütün çocuklarımızın yüzünden gülücükler hiç yok olmasın. 23 Nisan herkese kutlu olsun.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YÜKSEL HANIM

NİYE?

ÖZLEDİM